
ÖĞRETMENLERİMİZ: ENVER GÜVERCİN.
Sizleri Cumapazarı’nın belediye olmadığı döneme götürelim. Bugünkü İlköğretim Okulu’nun ön kısmında bugünkü okula göre oblik yerleşmiş tek katlı beyaz badanalı ilkokulumuz vardı. Adı Araköy İlkokulu idi. Bizim dönem kişilerin toplantılarına bu isim yazar.
1940’lı yılların sonunda yapılmıştı sanırım. Altında koca bir bodrum vardı. Özellikle bu bodrumun bir bölümü hapishane görevi görürdü. Ağır disiplin suçlarının bedeli orada konularak ödenirdi. Bizin yılların ceza şampiyonları Ali Kemal Saral (Ferhatoğlu Mustaf’nın oğlu, rahmetli) ve Enver Saral’dı (Aliağanın Enver). Tek katlı okulun yukarı kısmında kalan bir holu çevresinde üç dershane vardı. Köşede öğretmenler odası bir köşesinde ise öğretmen lojmanı vardı. Arka bahçesinde söğüt ağaçları ne güzeldi.Ön bahçe ise bugünkü bahçenin bir bölümünü kaplardır.
Bizim dönemde okulda sadece iki öğretmen vardı. Yaşlı olan Bayburt’lu öğretmen 1 ve 2. sınıfı, Enver Güvercin ise 3-4-5. sınıfları okuturdu.
Enver Güvercin 1960’lı yılların ilk yarısında Araköy İlkokulu’nda öğretmenlik yaptı. Köylü tarafından çok sevilirdi. Herkes ile dosttu ve bilgili bir Cumhuriyet aydını idi.
Benim Enver öğretmenle ilişkim özeldi. Altı yaşında beni okula almış, fakat yaşın tutmadığı için birinci dönem sonunda karne vermemişti. Ne çok ağlamıştım. 4ncü sınıftan sonra onun prensi gibi idim. Öğretmenler Odası’na girip-çıkma, oturma, kitap okuma büyük bir ayrıcalıktı. Babama sürekli “Ahmet Usta bu çocuk okuttuğum diğerlerinden çok farklı. Aman okutmamazlık etme” derdi.
1976 yılında Hacettepe Tıp Fakültesi’ni bitirdiğimde o zamanlar İstanbul’da ikamet etmekte olan öğretmenimden başarımı kutlayan “ben biliyordum” kelimeleri ile biten bir telgraf almıştım. Son yıllarında İstanbul Zeytinburnu’nda evinde ziyaret etmiş, elini öpmüş, duasını almıştım.
O günün öğretmenleri bizim hayatımızda aileden bile önce gelirdi. Çok emek verir, çok çalışırlardı.
Enver Güvercin şahsında ölen tüm öğretmenlerime Allah’tan rahmet dilerim. Yaşayanlara ise sağlıklı yıllar dilerim.
* Bende fotoğrafı hiç yoktu, internette aradım bulamadım. Ekteki fotoğrafı dün yayınladığım toplu bir resimden aldım. Elinde Enver Güvercin’in fotoğrafı olanları burada paylaşmasını dilerim.
* Öğretmenlerimiz kısa bir rahmet mesajından fazlasını hak etmişlerdir. Onlara bizi eğitimek için hiç bu kadar kısa söz söylemediler.
Faik Sarıalioğlu
Çok okurdu. Okuduğu eserlerden önemli bulduğu kısımları veya tamamını özetler, anlatırdı; severek. heyecanla dinlerdik. Yazım kurallarına çok önem veren güzel konuşan bir Cumhuriyet aydınıydı. Hukukçu olmamı istedi. Istanbul Hukuk Fakültesinde iki ay okuduktan sonra tercihimi Iktisat Fakültesinden yana kullandım. Yıllar sonra bir karşılaşmamızda, isteğini yerine getirmeyişimi gerekçeleriyle anlattım, memnun oldu. İlköğretmenler unutulmaz, ama Enver Güvercin hiç unutulmaz.
Böyle büyük şahsiyetler sizler gibi o dönemde ; Of’tan Türkiyenin en prestijli Tıp Fakültesi olan Hacettepe gibi bir üniversiteyi kazanmanıza vesile oldu. Öğrenci yetiştirerek toplumun dinamiklerini tutanlara selam olsun edebiyete göç edenlerde rahmet diliyorum..
Ben ilk ogrencilerindendim.Reşit Saral ile sınıfın en çalışanlarıydık.5.sinifta iken (1959-1960)Kucuk Ali piyesini sahneye koymuştuk.çok başarılı olmuştuk.Ben yüzbaşı rolündeydim.Piyesteki replikler hala aklımdadır.Rahmetli Karamehmet uzun yıllar bana yüzbaşım diye hitap ederdi. Enver Hocam okumama vesile olmuştur.Istanbul da görev yaptığım yıllarda sık sık ziyaretine giderdim.Son ziyaretimde malesef ölüm haberini almıştım. ALLAH rahmet eylesin.Şimdiki öğretmenler eline şu dökemez..
Hüseyin Sümer
Benimde müdürümdü oğlu Yurdaer Güvercinde sınıf arkadaşımızdı. Bir gün olsun müdürün oğlu olduğunu hissettirmediler bize. Rahmetli babamında iyi arkadaşıydı. Birde o okulun çatı arasında yuva yapmış binlerce güvercini unutmam. Müdürümüzle adeta özdeşleşmişti okulun güvercinleri. Sağlam bir adamdı.
Halime Saral Zengin
Çok iyi insandı. Benim babam ölmüştü. O zamanlar bana farklı davranırdı. Bana harçlık verirdi. Ben utanırdım almazdım. “Senin baban benim arkadaşımdı.” söylerdi. Mekanı cennet olsun!
Ali Yilmaz
1959 yılı idi sanırım.Ben köyde 1 yıl okudum.2.sınıf,öğretmenim Bayburtluydu.
O yıl Trabzon’a gezi düzenlenmişti. Gezilecek yerler gezildi. Sıra öğle yemeğine gelmişti.Enver Hocam herkes para çıkarsın ekmek zeytin alacağız dedi.Tabi bende kuruş yok.Çeyrek arası zeytinler dağıtıldı.Ben para vermediğim için almadım.Herkes yerken Hocam beni farkedince hayırdır nerde senin ekmeğin deyince durumu anlattım. Olurmu öyle şey dedi ve bana da verdirtti. Çokta acıkmıştım.60 yıl oldu hiç unutmam. Nur içinde yatsın.


Öğretmenim Enver Güvercin’in Sn. Sami Ayan tarafından gönderilen gençlik fotoğraflarından biri. Teşekkür ederim.

Yakup Paşa Saral,Yılmaz Saral,Talat Saral,Enver Güvercin,Ali Kuşdil tanıdıklarımız…1962’li yıllar